Eğitim sistemimiz her zaman tartışılan bir sistem olmuştur değil mi? Hangi bakan gelirse gelsin, hükümetler değişse de eğitim sistemi ülkenin kanayan yarasıdır hep. Peki sizce şu an uyguladığımız sistem çağımıza ne kadar uygun? Eğitim sistemi içinde yaşadığımız 21. yüzyılı ne kadar yansıtıyor? 1950lerde kullanılan arka arkaya sıraların olduğu sınıf modeli ile şu anki sistemin aynı olması sizce de garip değil mi? Sınıflarda hiçbir elektronik, mobil cihaz veya bilgisayar yokken kullanılan kara tahtaların hala kullanılıyor olması sizce de mantıksız değil mi? Artık bir değişim zamanı gelmiş durumda, ancak bu değişim taşın altına elimizi koymakla olur. Değişimin bir parçası olmaya kendinizi ikna ettiğiniz vakit bazı şeylerin değiştiğinin ve daha güzel hale geldiğini görürsünüz. Güzel örnekleri takip edip onu uyguladığınız vakit geçmişin çağ dışı uygulamalarından kurtulup çağımıza ayak uyduran bir model haline dönüşürsünüz. Milli Eğitim Camiası, müdürler, müdür yardımcıları, öğretmenler ve diğer personel… Bu söyleyeceklerim sizler için! Yıkacaksanız sizler yıkacaksınız bazı tabuları.
Bu yazacaklarımın belki bir kısmı işe yarar görünüyor olabilir, hatta çok azı bir arada yürütülebilir. Ama yine de korkmayın her şey yoluna girecektir. Siz hayal kurduğunuz sürece, tabular yıkılacaktır. Şimdi biraz sıra dışı olma zamanı! Bakalım benim hayalimde neler var:
- Öğrenme ortamında dayanışma ve işbirliğini ön plana çıkar.
- Her çocuğa uzman, en iyi, mükemmel birisi olacakmış muamelesi yapmayı bırak.
- Öğrencilerin kendi becerilerini belirlemesine ve bu konuda kendilerini yetiştirmesine yardımcı ol.
- Öğrencileri okula gelmeye zorlama, öyle bir okul yap ki öğrenciler mecburen değil hevesle gelsin.
- “Mükemmel, En iyi iş, En başarılı kişi” gibi ifadeleri kullanmayı bırak, öğrencileri demografik gruplar aracılığıyla değerlendirmek yerine daha bireysel değerlendirmelere tabi tut. Her birey farklıdır unutma.
- Öğrencilerin sınıflarda akıllı telefon kullanmalarına imkan ver. Akıllı telefon kullanımı bir okul sorunu değil bir yanlış öğretme metodu sorunu.
- Sınıfları öğrencilerin bulunmak istediği yerlere dönüştür.
- Duvarları görünmez yap, gerçek anlamda görünmez yani cam yap. Ya da bakıldığında nefes alınan duvarlar haline getir. İç açıcı renkler ve tasarımları olsun.
- İnternet filtreleri, engellerini ortadan kaldır. Bırakın öğrenciler, öğretmenler istedikleri sitelere girebilsin, ancak bütün girişleri velilerin ve yöneticilerin görebileceği şekilde şeffaf yap.
- Okulları uzmanların, internet ağının, teknolojinin ve yenilikçi programların dolu olduğu 21.yüzyıl kültür merkezi haline dönüştür.
- Öğrencileri kurslarla, sorularla, sınavlarla boğmak yerine onların hayatı doğru öğrenebilecekleri değerleri ve becerileri edinmesini sağla.
- İlkokulları sadece yaratıcılık, okuma yazma becerisi ve oyundan ibaret yap. Bu kadar!
- Ortaokulları kendi kendine keşif yapabilmenin, sorumluluk sahibi olabilmenin, değer verilen bir bilgiyi nasıl bulup ona ulaşabileceğinin öğretildiği okullar haline getir.
- Liseleri vatandaşlık değerleri, alışkanlıklar edinme, fiziksel ve dijital ortamlarda kendini ifade edebilme konusunda bilgi veren okullar haline dönüştür.
- Okulları duyarlı şirketlerin desteğiyle zenginleştir. Çünkü iyi bir eğitim iyi insanlar yetiştirir, iyi insanlar o şirketlere olumlu anlamda geri döner.
- En iyi öğretmenlere tabiri caizse bir pop yıldızı gibi davran: Onlara en iyi ödülleri ver ve tabi ki en yüksek maaşı.
- Eğer öğrencilerin performansları düşüyorsa onların en azından sorumluluk bilincini zinde tut. Ceza kullanmadan bu problemi çözmek için çözümler bulmaya çalış. Muhtemelen sosyal ortamla alakalı, öğrenme ile alakalı, sağlıkla alakalı veya aileyle alakalı sorunlar vardır.
- Hep sorumluluk dedik ya, öğrencilerin birbirlerine karşı olan sorumluluk bilincini de geliştir. Bunun için onların ilgisini çekecek olumlu ifadeler bul, kullan.
- Müfredat diye bir kavram var biliyorsunuz. Evet müfredattan uzak kalma ama resmi işleyişi, bazı kalıpları da bir kenara bırakabilmesini öğren. Unutma sen bir öğretmensin ve eminim uzman olduğun bir alanın var. Öğrencilerinin bu alanda gelişimine yardımcı ol.
- Öğrencilerin bir konuda tartışma yaşadıklarında ve kendi fikirlerini savunduklarında bunun da öğrenmenin bir parçası olduğunu düşünüp onları tebrik etmezsen, o zaman onların Aleyna Tilki’yi Aristo’dan, Galileo’den veya başka bir düşünürden daha fazla sevmesine şaşırma.
- 100’den başlayan bir not sistemi değilde 0’dan başlayan bir not sistemi kullan. Puan kırma, puan ver!
- Okul bütçesini tamamen şeffaf bir hale getir. Ne alınıyor ne satılıyor her şey bilinsin!
- Öğrenmeyi aşırı derecede basitleştirme. Bırak biraz zor ve düşündürücü kalsın.
- Okulda bazı kuralları koyma yetkisine sahip öğrenci komisyonu oluştur. Öğretmenler ve idarecilerle birlikte bu komisyondaki çocuklara da karar verme, akıl yürütme ve okul meselelerini tartışma imkanı ver.
- Müfredat senin şu anki günün ve anınla bağlantılı olmayabilir. Müfredattan uzaklaş ve öğrenmeyi günlük hayattan ve o an önemli olan bir durumdan sağlamaya çalış.
- Öyle anlarda öyle merak uyandır ki çocuklarda, çocuklar o beklenilen soruyu sorsun, heyecanlansın, merak duygusu gelişsin.
- Öğrenmeyi, öğretmeyi, eğitimi yaptıklarınla, yenilikçi yaklaşımlarınla Apple’ın bilgisayarlarla, Starbucks’ın kahveyle, Nike’ın spor kıyafetleriyle yaptığı gibi marka haline getir.
- Siyasetin, siyasilerin, devlet yöneticilerinin okuldan, eğitimden tamamen çıkmalarını sağla.
- Ders kitapları yerine Youtube kanalları kullan!
- Okuldaki hiyerarşiyi önce kısmen sonra tamamen ortadan kaldır.
- Sınıfların yerine sanal sınıflar ve sosyal medya ortamlarını kullanmaya çalış.
- Kütüphaneleri bir uygulama mağazası (App Store) haline dönüştür. İlgi çeksin, teknoloji koksun.
- Öğrencilerin ne öğrenip ne öğrenmeyeceklerine karar vermelerine imkan tanı. Sen sadece en azından bir şeyler öğrenmeleri için ısrarcı ol.
- Öğrenmeyi kendini bilme eğitimi gibi düşünmelerini sağla: Öğrencilerin “Ben kimim? Ne yapıyorum? Toplumda nasıl ve nerede kendime bir yer bulacağım?” sorularını cevaplamalarına imkan tanı.
- Okulları yerel problemlere çözüm getiren ve insanlara fırsatlar sunan bir yer haline getir.
Sizler için hazırladığım bu liste belki ilk bakışta imkansız gibi geliyor. Belki de tam bir ütopya. Ama benim hayalim bunlar. Ve belki buraya yazamadığım onlarcası var. Peki sizin hayaliniz nedir? Eğitimde olmasını istediğiniz bir sistem veya bir yenilikten yorumlarda bahsederseniz karşılık bilgi alışverişi yapmış oluruz. Sevgiyle kalın!
Oyunlaştırma Vs. Oyun Tabanlı Öğrenme
Oyunlaştırma ve Oyun Tabanlı Öğrenme yaklaşımları aynı mı? Farklı ise aralarındaki farklar nedir? Örneklerle beraber anlattım.